Rüyamda milletvekili avı var, Celal Şengör’ü yüzlerce arı sokuyor.. Yıkıcı depremler de olacak.. Bu ülkede nüfusun en az 40 milyonu boş yere nefes alıp veriyor..

📎 Selamun aleyküm
Rüyamda bir karışıklık var. Milletvekili avı var. Kaçmaya çalışıyorlar. Kaçmaya çalışan bir arabanın önüne atlıyorum . Sonra bakıyorum Ahmet Davutoğlu kenardan sıyrılıp kaçmaya çalışıyor. Yakasından tutup kaldırıyorum. Ufacık bişey elimde iyice ufalıyor. “ Bir yere kaçabileceğini mi sandın?” diyorum. Bakıyorum bir yığılma var . Kaçmaya çalışanlar sıkıştı kaldı, adım atamıyorlar. Arkamı dönüyorum ki halk etten duvar örmüş, kripto hainlere karşı. Çok şaşırıyorum. “ Allahım ! Bugünleri demi görecektim?” diyorum.

Hala sigara izmaritlerini bulamadılar mı?
Nerede o Fahrettin? Ne iş yapıyor bu kadar saattir? Nerede onun trol ordusu?

Koç’ları da yakacağım, İzmir’i yaktığım gibi…

Yıkıcı depremler de olacak. Kısa süre önce yazmıştım, herkes tetikte olacak. Hava, kara ve deniz sınırlarımız kontrol altında tutulacak. Yurt dışından, yardım ekipleri denilen organ hasatçıları da dahil hiçkimse içeriye girmeyecek. Yurt içinden de hiçbir gerekçe ile hiçkimse dışarıya çıkmayacak.

TR, NATO üyesi falan da değil. O karambolde de NATO askerleri ortadan kaldırılacak, yok edilecek.

Sığınmacı denilen istilacıların yağma yapmasına izin verilmeyecek. Görüldükleri yerlerde, gündüz vaktinde ve kameralar önünde bile bunlara sıkılacak ya da daha önce yaptığımız gibi, dövüle dövüle öldürülecekler.

Bunların haricinde hiçbir şeye karışmayacağız. Sürü de Ankara çetesiyle ve kripto hain topluluklarla birlikte belasını bulacak.

Depremlerin, yaklaşık olarak nerelerde olacakları bile belli… Bazıları gerçekten çok çok yıkıcı olacak. Kimse paniklemesin… Bu ülkede nüfusun en az 40 milyonu boş yere nefes alıp veriyor.

Aşırı şiddetli ve hızlı bir temizlik süreci yaşanacak. Şer görünen şeylerin hep hayır olduğu, zaman geçtikçe meydana çıkacak.

📎 S.a hocam. Hayırlı sabahlar.

Rüyamda Celal Şengör’ü gördüm. Yüzlerce arı sokuyor Celal’i. Sonra birisi dönüp: “İyi misiniz hocam?” diye soruyor. Celal’i görmedim henüz ama bu sorunun üzerine çok net sesini duyuyorum ve kafamda Celal’i kurguluyorum. Celal’de cevap veriyor: “Dalga mı geçiyorsun evladım? Aynı anda yüzlerce arı taradından sokulmak ne demek biliyor musun?”.

Ben bu cümleyi duyunca o şişman bedenini gördüm. Balon gibi şişmiş. Bu pislik geberir bunun üzerine dedim.

Emin değilm ama galiba baş aşağı ayaklarından asaldıydı.

Akademi Dergisi | Mehmet Fahri Sertkaya

Exit mobile version