Siyaset

Hala anlatılmamış çok kısımlar var…

  • Kadınlarla imtihanınızdan sakata gelmeden kurtulmanızdan duyduğum memnuniyeti iletir, başarınızı tebrik ederim. Yalnız bu Dayı Mahmut’a ettiğiniz bedduanın orantısız olduğu kanaatindeyim. Adam size hep hakkı, doğruyu söylemiş. Son kısımda yüzünü ekşitmesi hariç ciddi bir yanlışı yok. O bedduanın size dönmesinden ve sizin gibi mümtaz bir şahsiyetin kendi ettiği bedduaya tutulmasından endişe etmekteyim.

= Öyle değil… Hala anlatılmamış çok kısımlar var. O yaptıklarını yapmak kolay iş değil. İyice nefsinin elinde oyuncak olmamış kişiler o davranışları sergileyemezler. Ben yine de ölçülü oldum, lanet etmek yerine, “Ciğerin parçalansın” dedim.

Ayrıca, o kısımda bile mesele sadece suratını ekşitmesi değil. Belki 4-5 ay olmuştu, beni iyice tanımıştı. Bir tek yanlışımı bile görmemişti. Mukaddes veya Emin veya her ikisi birden kendisini dolduracak olsa bile, bir durmalıydı. Diyelim ki onlara uydu, “Kızımız seni terslemiş zaten” demek neydi? Nereye terslemiş, düz yolda bile ağlamadan gidemiyordu?

50 küsur yaşında, emekli olmuş, kendisi de kız çocuk babası olan Mahmud, asgari insani hassasiyetlerle hareket etti de bu mevzuyu anlayamadı mı? Anladıysa, şahsiyet, haysiyet, hak-hukuk, hesap-azap hiçbir şeyi kafasına takmadan nasıl böyle davranabilir. Bunu yaparsa, ciğeri parçalanarak bile kurtulamaz. Ahirette de yakasına zaten yapışırlar.


Akademi Dergisi | Mehmet Fahri Sertkaya

Leave A Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir