İstanbul hükumeti:
Hepsi toptan iflas etmiş halde olan batı ülkelerinin, aynı haldeki Rusya ile, daha önce tekrar tekrar denediği ama İstanbul engeline takılarak çıkartamadığı o danışıklı savaşın çıkmasına karşıyız.
Böyle bir danışıklı savaşla orayı, burayı sömürmek, nakite dönüştürmek isteyen danışıklı dövüşçü tarafların ateşle oynadıklarının farkındayız.
Bu çok tehlikeli oyuna Türkiye’nin karıştırılmasına asla fırsat vermeyecek, meydan bırakmayacağız.
Ukrayna, şimdilik Türkiye’nin hiçbir şeyidir ve Türkiye’nin, dış meselelere sıra gelmesine meydan bırakmayan vahim iç meseleleri var. Türkiye, NATO’nun da resmi üyesi değildir ve NATO çatısı altında Ukrayna meselesine bulaştırılmasına da asla izin vermeyeceğiz.
İstanbul hükumeti:
Rusya’daki o son ve vahşice AVM saldırısını Rusya hükumeti ile Avrupalı pek çok hükumetin “organize” şekilde yaptırdıklarına dair iddiamızın hala arkasındayız.
O vakit danışıklı ve kapsamlı askeri çatışmalar çıkartamayıp panik halinde kaçışanların, şu sıralardaki oyunlarına, tiyatrolarına da meydan bırakmayacağız.
Lanetli Reisi’nin İsrail ile her zaman danışıklı dövüştüğünü, en sonunda meydana çıkarttığımız, bütün insanlığın duyup görmesini sağladığımız gibi, Rusya’nın da basit bir Londra piyonu olduğunu ve batı alemiyle danışıklı dövüştüğünü meydana çıkartacağız.
İstanbul hükumeti:
Bundan sonra İran, oraya İran denilmeyeceği günlere kadar İstanbul hükumetinin nüfuzundan çıkamaz.
Çok yakın gelecekte İstanbul’un İran üzerindeki nüfuzu çok zahir olacak.
İstanbul hükumeti:
Şunun bunun piyonu olanların İran’ın yeni idarecisi olma çabalarını zaman, emek ve para israfı olarak görüyoruz.
Bir yol bulup İran’ın başına idareci olsalar bile bu gibi piyonlar asla İran’ı eski İran gibi idare edemeyecekler. Kesinlikle o koltukta uzun süre kalamayacaklar.
İstanbul hükumeti:
Azılı bir Türk/İslam düşmanı siyaset icra eden ve sömürmecilikten asla taviz vermeyen Rusya Federasyonunun çok yüksek seviyedeki sorunları gizleniyor.
Batı alemi, İstanbul’un şamarları ile iyice sersemlemiş, yığılmış ve ayağa kalkamaz haldeki Rusya’yı tekrar ayağa kaldırabilmek için ellerinden gelen her şeyi deniyorlar. Bu maksatla danışıklı bir dünya savaşı çıkartmayı göze alacak kadar da şuursuz veya cahiller.
İstanbul hükumeti:
Batı ülkeleri Rusya ile danışıklı dövüşüyor olmasalardı, İstanbul’un Rusya’yı açıkça devirmesinin üzerine iki buçuk yıl veya daha fazla süre geçmiş olacaktı.
Rusya’nın parçalanma ve yok olma sürecine açıkça girdiği her zaman, imdadına danışıklı dövüşçü batılı ülkeler koştular. En başta da Amerika Birleşik Devletçikleri koştu…
İstanbul hükumeti:
Dünyanın yakın geleceğinde ülkeler arası savaşlar hatta bölgesel savaşlar olabilir ama gerçek manasında bir dünya savaşı görmüyoruz.
Birbiriyle danışıklı dövüşen, hepsi mason biraderlerden talimat alan batılı ve doğulu ülkelerin liderlerinin danışıklı dövüşlerine kimse itibar etmemeli.
Masonların, satanistlerin, bir bütün olarak Ankebut Ağı mensubu ülkelerin “küresel mali tufan”ı yaşayacağı şu günlerde, onların son kaçınma manevralarına, bu maksatla sergiledikleri ve sergileyecekleri sinsiliklere karşı bütün insanlık çok dikkatli olmalı.
İstanbul hükumeti:
Türkiye devleti, “küresel mali tufan”a karşı bir şeyler yapmaya çabalarken çılgınlık seviyesinde şeyleri zorlayanların, keyiflerince kullanacakları ve harcayıp geçebilecekleri bir devlet değildir.
NATO da haddini bilmelidir.
İstanbul hükumeti:
Ortalığı karıştırmak isteyenler başta olmak üzere, dünyadaki bütün taraflar bilmelilerdir ki Türkiye devleti, hiçbir tarafta değil. Kimseden yana değil. Hiçbir resmi, ilan edilmiş veya gayr-i resmi ittifakın üyesi de değil.
Türkiye devleti, hiçbir danışıklı dövüşün tarafı olmayacak ve kendini savunmak dışında asla askeri kuvvet kullanmayacak. Kendini savunması gerektiğinde ise asla danışıklı dövüşmeyecek. Kendini tehliklere düşürenlere karşı fazlasıyla kararlı, gerçekçi ve can yakıcı olacak.
Türkiye devleti, kendi içinde terör meselesi ve sözde sığınmacıların topluca def edilmesi meselesi başta olmak üzere, yolsuzluk, hukuksuzluk, ahlaksızlık, eğitimsizlik gibi sorunlarını ivedilikle çözmedikçe teröre karşı bile sınır dışı askeri operasyonlar yapmayacak. Asla yapmayacak.
İstanbul hükumeti:
Rusya’nın düşmanı olarak bilinen çok sayıda batılı ülke, Rusya İstanbul’a yalvarmasın diye panik halindeler. Dünya insanlığının önünde onlarca senedir danışıklı dövüşler sergileyen bu ülkeler, Rusya’yı sakinleştirmeye, oyalamaya, hala elde tutmaya çabalıyorlar.
İstanbul hükumeti:
Rusya’ya karşı seneler önce ilan ettikleri yaptırımları bu güne kadar asla gerçekten uygulamamış olan malum batılı ülkelerin, şimdi Rusya ile gerçekten harbe gireceğine anca ahmaklar ve bir de namussuzlaşmış olanlar inanırlar ve bu iddiayı onlar dillendirebilirler.
Türkiye devleti, namussuzca işlerin de ahmakça işlerin de içinde bulunmayacak.
İstanbul hükumeti:
BRICS, dünyanın bütün ülkeleri için “öteki kafes”tir. Bir kafesten kurtulmak üzere olanların, yine Londra’nın, yine Yahudilerin, yine masonların, yine satanistlerin kontrolündeki BRICS kafesine güle oynaya girmeleri, ahmaklıktan öte bir davranıştır, ihanettir. Hiçbir devletin liderinin halkına böyle bir ihanet yapma hakkı, hürriyeti yok.
İstanbul hükumeti:
Meloni denilen fahişe, sayısız batılı ve Rusyalı gencin, danışıklı olduğunu bilmedikleri geniş kapsamlı bir askeri çatışmada bir hiç için ölmesi ve bu kaosun nakite çevrilmesi sürecinde bir maskot, bir vitrin olarak seçildi.
İstanbul hükumeti:
Çoktan iflasını açıklaması gerekirken bunu öteleyen İtalya’nın, aynı haldeki Rusya ile hala danışıklı dövüştüğüni teyit ediyoruz.
İstanbul hükumeti:
Bunca sinsi ve vahşi oyunları oynamayı deneyen Londra’nın ve Tel Aviv’in, bir yandan da orta Asya denilen coğrafyadaki Türk ya da yarı Türk unsurları, sözde Türk birliği adı altında örgütleme çabası da benzeri bir danışıklı dövüş hali…
Bu sistemi orta Asya’da tesis edebilirlerse, sözde Türk ittifakının üyesi olan ülkeleri, o toprakları, sözde Türk birliği teşkilatı üzerinden daima sömürme, daima nakite çevirme şartları içinde tutacaklar.
Bunların kara para işlerinin devam etmesi için danışıklı dövüşler zaruridir. Danışıklı dövüşler kapsamında otorite boşlukları, yığın göçleri, askeri çatışmalar olmazsa, kan emici Londra merkezli dünya nizamı parasız kalır, kendi kendine bile çöker.
Avrupalılar, Türkleri neden sevmez…
https://t.me/AkademiDergisi/105705
Kıyametin kopmasına insanlar mı sebep olacak, Nuh tufanına insanlar mı sebep oldu | www.SpaceExplorer.TV
https://t.me/AkademiDergisi/105706
İstanbul hükumeti:
Türkiye devletinin Ukrayna meselesini çözmek gibi bir mesuliyeti, hedefi, planı yok.
Rusya-Ukrayna meselesi, en başından beri büyük oranda danışıklılığa dayanan suni bir mesele…
Çok sayıda devasa iç sorunları bulunan Türkiye’nin bu lüzumsuz ve danışıklı meseleler ile kaybedecek zamanı yok.
Batılı taraflar ile Rusya tarafı, eğer isterlerse bu suni krizi bir saat içinde bile sulh ile çözebilirler.
İstanbul hükumeti:
Onun bunun piyonu olan bazı tarafların, sözde Filistin devletini tanıyan devletlerin sayısını artırma çabası, sadece Türkiye’nin varlık ve bütünlük sorunları ile karşı karşıya kalmasına sebep olmuyor. Sözde Filistin devletini sözde tanıyan ülkelerin de aynı sorunlarla karşı karşıya kalmasına sebep oluyor, olacak.
Filistin ayrı, Filistinliler ayrı… Lanet olasıca Filistinlilerle hiçbir ortak değerimiz, tarihimiz, kültürümüz bulunmuyor ve onları umursamıyoruz. Lakin Filistin Türkiye toprağıdır. Oralarda bir başka sözde devletin daha ilan edilmesine asla meydan bırakmayacağız.
İstanbul hükumeti:
Yüzlerce vahim sorunun devasa seviyeye ulaştığı ve sürünün bile toplu isyan seviyesine geldiği, patlamanın an meselesi olduğu şu günlerde…
Onun bunun piyonu olan Ankara çetesinin, Türkiye devletini, malum ülkelerin menfaatleri gereği şu, bu meselenin tarafı yapma çabası, sonuçsuz kalmaya mahkumdur.
Türkiye Sudan’ın, Libya’nın, Somali’nin, Gazze’nin ve benzeri sömürülen yerlerin sözde sorunlarını değil, önce kendi vahim ve dev gibi onlarca sorununu çözecek.
İngiltere, İsrail, ABD, Rusya, Çin ve Arap zan edilen Çingeneler adına dünyanın muhtelif yerlerinde sömürmecilik yapmaya çabalayan Ankara çetesi, yok olmaya mahkumdur ama Türkiye devleti baki kalacaktır.
