Türkiye’nin, Kalkınma Yolu Projesi diye bir projesi yok

Şu lüzumsuz proje çıkışlarına kimse itibar etmesin. Yıllardır en açık şekilde yazıyorum, Türkiye bu gibi ana hatlarda kara yolu ya da demir yolu yapmayacak. Kanallar açacak.

17 milyar dolar para ile kanal işine başlansa, birkaç sene sonra bittiğinde elde hem kanal olur, hem limanlar olur, hem de hiç yoksa 170 milyar dolar nakit olur. Projeye hiç para harcanmamış aksine çok büyük kazanç elde edilmiş gibi bir hal olur. Hem de çeşitli kalemlerden sürekli gelir imkanları oluşur.

Kanal çevresi ise trilyonlarca dolar paranın döndüğü bir yatırım alanına dönüşür. Sürekli para akışı olur, alış veriş ve yatırım olur. Emlak sektörü de sanayi sektörü de coşar. Bölge halkına da büyük bir iyilik olur. Bölgenin iklimi hızla düzeltilir, temiz su ve temiz elektrik enerjsi sorunu bir anda çözülür. Ziraat ve hayvancılıkta da devasa bir adım atılır.

Zaten kara yolu ya da demir yolu ile değil de kanallarda su üzerinden yük ve yolcu taşımanın maliyeti her zaman çok daha düşük olur. Yıllar geçtikte kanal bu açıdan bakıldığında da bedavaya gelir.

Van gölü ve Urmiye gölü bir şekilde Basra körfezine kanal hattıyla bağlanacak. Herkes planını buna göre yapsın ve lüzumsuz planlarla zaman da para da kaybetmesin.

Sonraki yakın gelecekte de kara yollarına ve demir yollarına servet harcamayacağız. Yerin altından çok geniş ve yüksek tünel hatları açacağız.

İstanbul’un projelerinden esinlenilerek ilan edilen pek çok zorlama ve art niyetli proje saman alevi gibi parlayıp birden söndü. Kalkınma Yolu Projesi denilen şu saçmalık da aynı sonu yaşayacak.

Şu asfalt, çimento/beton, tuğla, briket, kremit gibi ilkel işlerden hızla çıkın. Yoksa çok fena batacaksınız.

Daha önce de uyarmıştım. Vakit iyice yaklaştı. Topraksız tarım işlerinden de kontrollü bir şekilde ve kısa bir süreçle çıkın. Yoksa yine batacaksınız.

Mühendislerinizi, idari kadrolarınızı Türkçe kurslarına gönderin. Yakın geleceğe hazırlanın. İstanbul’un kriterlerine tam olarak ayak uydurun. Sermayenizi ve sistemlerinizi o güne kadar korumanın yollarına bakın.

Yolunacak kaz arayan hükumetlere, liderlere ve onların gizli ortağı olduğu bazı büyük şirketlere kanmayın.

Şu anda Türkiye adına Ankara tarafından ilan edilen hiçbir şeyin resmi geçerliliği yok. İmzalar atılmış olsa bile yok. İmzalar ve evraklar bile hükümsüz.

Akademi Dergisi | Mehmet Fahri Sertkaya

Exit mobile version