Hakan Fidan…
Eline davul-zurna verseniz yakışmaz mı?
Tuhaf durur mu?
Çıkıp kameralar karşısında hala, bu sene bile iki kelam konuşamıyor, devlet adamı gibi duramıyor ya, aslında o hali bile üstün bir başarı onun için… Çok dikkat ediyor, devlet adamı taklidi yapmaya çabalıyor. Kendini bir salsa, biraz gevşese ve kendisi olsa, biraz sonra oyun havaları bile çalar orada…
Dikkate alınır bir kariyeri yok zaten. Ast subaylıktan ayrılma… Sonra güyayı diyar diyar dolaşıp dil öğrenmiş ve üniversiteler bitirmiş. Hepsi yalan… Hepsi İngilliz istihbaratının ve mason teşkilatının marifeti ile alınmış evraklar. Hiçbirinin gerçekliği ve geçerliliği yok.
Kendisi gibi Çingene olan Ahmet Davutoğlu’nun yükselttiği, İngiltere’nin de yolunu her yerde açtığı hain bir Çingeneden başka bir şey değil. Zaten Davutoğlunun çok mevzu olan akademik yanı da tamamen yalan, sahte…
O ilk zamanlarında, İsrail Hakan Fidan’dan çok rahatsızmış gibi estirilen rüzgarlar, yapılan sayısız haber, yorum, yazılan yazılar, hepsi danışıklı dövüştü. Basın ve medya da Çingene, mason dolu.
Özgür Demirtaş da Çingene
İlber Ortaylı da Çingene
Tansu Çiller de Çingene
Kod adının “CIA’nın gülü” olduğu hep söylenilen Tansu da Meral Akşener gibi bir mafya anası…
Organ, fuhuş, uyuşturucu, silah kaçakçılığı, terör işleri dahil her pislik var bunlarda…
Apple’ın kurucusu Steve Jobs da Çingeneydi
Nasrallah da Çingene
Putin’in eski eşi Lüdmila Putina da Çingene
Sahtekar Kadir Mısıroğlu’nun “Allah dostu” diye yutturmak istediği ve Nazım Kıbrısi ismi ile bilinen pislik herif de Çingeneydi. Kendisi gibi Çingene olan Adnan Oktar’a canlı yayında “Ne öyle hep sarışın hep sarışın. Biraz da esmer çıkart” bile derdi. Gider Papa’nın elini öperdi. Düdük çalarak güya cin çıkartırdı. İnsandan sayılacak bir yanı bile yoktu.
Gençliğinden beri İngiliz gizli servisinin piyonuydu. Bu büyük tuzak da seneler önce sert kayaya çarptı, Akademi Dergisi tarafından önleri kesildi.
Nazım, kara paracı bir hain pislik olan Necmettin Erbakan’la da sıkı paslaşırdı.
Arda Turan da Çingene
“Türk futbolu” denilen şeyin içinde gerçek Türk bulmak çok zor iş… Bu, en başından beri böyle…
“Türk Milli Takımları” denilen takımlarda parlamış futbolcuların neredeyse hiçbiri Türk değil. Futbolda da Türklere yer yok.
Sistem buna izin vermiyor.
Messi de Çingene
Azılı Türk ve İslam düşmanı, azılı ahlaksız ve terörist olan Merdan Yanardağ da Çingene
Ronaldo da Çingene
Gulu Lalvani de Çingene
Duvarının dış yüzünde kocaman bir Ermeni haçı bulunan bir evde doğan Kemal Kılıçdaroğlu da Çingene…
Onu ilk zamanlar hep Gandhi’ye benzettiler çünkü Ganhdi de Çingeneydi
Kemal Kılıçdaroğlunun karısı Selvi de Çingene
Merinos Halı – İbrahim Erdemoğlu da Çingene
Şimdi daha iyi anlaşılır…
Said-i Nursi denilen şartlatan da Çingeydi. Sistemin adamıydı. Sokakta görseniz yüzüne bile bakmaz, kale bile almazdınız. O kadar şekli bozuk, tavırları bozuk, aklı kıt, idrakı dar, bir baltaya sap olmayacak ve ahlak/namus bilmez pisliğin tekiydi.
Allah dostu diye yutturulduğu yetmedi, bir de zamanın en iyisi diye yutturuldu.
O risaleleri de zamanla Kur’an’ın yerine geçsin, ilahi kitap gibi görülsün diye Fener Rum patrikhanesindeki hristiyanlar ve masonlar tarafından yazıldı. Kendinin kitap yazacak, milletin içinde sohbet verecek kadar vasfı dahi yoktu.
İbrahim Tatlıses isimli kara paracı, terörist, uyuşturucu taciri Çingene herifle karıştırmayın. Bu gördüğünüz Said-i Nursi…
Akademi Dergisi | Mehmet Fahri Sertkaya