Siyaset

Altınları sahteleri ile değiştirdiler

Dünyanın muhtelif yerlerinde hatta Almanya’da bile batak bankalar, bazı özel müşterilerini gezdiriyorlar ve “İşte bakın külçe külçe altınlar. Dedikodulara inanmayın” diyorlar. Oysa onlar hep sahte külçe altınlar.

Ankebut Ağı, altın haricinde pek çok başka değerli madenlerin yerine de sahtelerini koydurdu. Uzatmaları bu şekilde oynayabildi. Bu krizi bu güne kadar bu şekilde bastırabildi. Merkez bankalarındaki altınların bile çoğu gerçek değil. Bu, sadece TR’de böyle değil, onlarca önde gelen ülkede böyle.

Bankada çok yüksek meblağda parası olduğunu zan edenlerin çoğunun beş parası yok. Hatta parasını bankada tutmayarak elinde tutanların, mekanında muhafaza edenlerin paralarının da karşılığı yok. O paraların karşılığı olarak merkez bankalarında bulunması gereken gerçek altınlar artık yok. O paralar, karşılığı olmayan kağıt parçalarına döndüler ama masonlar piyasaları hala çeviriyor, döndürüyorlar türlü oyunlarla, hilelerle…

Çünkü bankaları battı, mali sistemleri battı, Ankebut Ağı battı ve bunu duyurmak, açıkça iflas yaşamak istemiyorlar. Zorladıkça zorluyorlar.

Ayrıca, dünya genelinde, hepsi masonlar tarafından yönetilen onlarca hükumetin, birbirleriyle organize şekilde bastığı karşılıksız paraların miktarını, toplam paraya oranını bilen var mı?

Kendileri batmamak için ve hükumetleri, çeteleri, mafyaları çökmesin ve faaliyetleri devam etsin diye, dünyanın mali sistemini kaosa sürüklediler. Çılgınca şeyler yaptılar ve yapıyorlar.

Burada yıllardır “Altın, altın, altın alın ve kendi mekanınızda saklayın” diye boşuna yazmadım.


Sahteleri ile değiştirilen gerçek altınların çoğu Vatikan’ın elinde mi?
Sistemi ayakta tutabilmek için Vatikan o gerçek altınları mı kullanıyor?

Vatikan’ın, dünyanın dört bir yanındaki bankalarda bulunan taşınabilir varlıklarını Vatikan’a fiziken taşıdığına dair haberler basında bile yer bulmuştu. Hiç haber de takip etmiyor musunuz?

Vatikan çıkıp “Çalmadık, zaten hepsi bizim kendi paramız, altınlarımız. Dünyanın sahibi biziz. Siz kimsiniz?” der mi?

“Bu kadar terör işleri, silah kaçakçılığı işleri, fuhuş işleri, uyuşturucu işleri, insan ve organ kaçakçılığı işleri yaptık, biliyorsunuz zaten, bu kadar kazanmamız normal. Bunlar çalıntı değil, bizim, sahibi zaten biziz” der mi?

Geçenlerde yazdım burada…
Paralar, altınlar Vatikan’da…
Baskın yapıp alalım mı?
Biz birlik olursak hangi devlet, hangi ordu koruyabilecek onları ve o sömürüp çaldıkları şeyleri?
Artık ne kadar kaldıysa geriye, basar alırız insanlık namına ve küresel mali krizi aşarız onlarla…


Türkiye merkez bankasına baskın yapılmalı, “Hani nerede gerçek altınlar?” denilmeli. Gösterilenlerin gerçek altınlar olduğu uzmanların titiz incelemeleri ile doğrulanmalı.

Sahte ise hemen “Gerçek altınlar nerede?” denilmeli. Soruştumalar, tutuklamalar, yargılamalar yapılmalı.

Emin değilim ama bence TR maliyesinden önce ABD maliyesi açıkça çökecek. Ya da uzun zamandır söylediğim gibi, önce TR maliyesi, hemen peşinden ABD mali sistemi çökecek.

Akademi Dergisi | Mehmet Fahri Sertkaya

Leave A Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir