İstanbul hükumeti:
Bedenen ve zihnen zorlanmaya başlayan insanlar kamu hizmetlerindeki makamlarında/görevlerinde tutulmayacaklar. Bu, onların da hayrına, iyiliğine olacak.
Konunun uzmanlarından oluşan bir bilim heyeti, “İşlerini gereğince yapmayacak kadar yaşlanma”nın teşhis edilmesi için hangi kriterlerin dikkate alınacağını belirleyecek.
İnsanların hepsi, aynı yaşta ihtiyarlamıyor. Genetik kodları düzgün olan bir soydan gelip gelmemekten tutalım da bebeklikte yeterince anne sütü içilip içilmediğine… Bebeklikten sonraki süreçte sağlıklı ve dengeli beslenilip beslenilmediğine… ilk gençlik yıllarından itibaren spor yapılıp yapılmadığına… Alkollü içkiler ve sigara içilip içilmediğine… Uyuşturucu kullanılıp kullanılmadığına… Uzun süreler boyunca elektromanyetik kirliliğe maruz kalınıp kalınmadığına… Şiddetli kazalar ve hastalıklar yaşanıp yaşanmadığına kadar, pek çok değişken, insanların, iş göremez seviyede yaşlanma yaşını değiştiriyor.
Türkiye’de kamu çalışanları için sabit bir yaş sınırı olmayacak. Masonların, satanistlerin, kripto kimliklilerin ve başka ülkelere çalışan hainlerin asla sızamayacağı Adli Tıp Kurumu’nun müşahedesinin ardından, “İşlerini gereğince yapamayacak kadar yaşlanmış” raporu verilen seçilmiş ve atanmış herkes derhal emekliye sevk edilecek.
Devlet hizmetlerinin kısmen durması bir yana, yavaşlamasına sebep olacak amiller/etkenler dahi anında ortadan kaldırılacak.
Mesleğinde, uzmanı olduğu konuda çok yüksek bilgi ve tecrübeye sahip olan ama “İşlerini gereğince yapamayacak kadar yaşlanmış” raporu verilen kişilerden bazılarının, arka plandan yarı zamanlı danışmanlık hizmeti vermeleri ve normal maaştan daha düşük maaş almaları sağlanacak. Bu kişilerin yetkileri ve makamları olmayacak.
İstanbul hükumeti:
Otuz yıllık devlet memuruyla, otuz günlük devlet memuru, şayet aynı diplomaya sahiplerse, aynı konuda eğitilmişlerse ve devlet kurumunda aynı mesai süresi içinde aynı kamu hizmetini veriyorlarsa… Aynı maaşı alacaklar.
Çalışma süresine göre kıdem, kıdem tazminatı, yüksek ücret/maaş gibi hukuksuz sözde haklar memurlara ve işçilere bundan sonra verilmeyecek.
Sürekli kendini geliştirenler, daha üst hizmet seviyesine gelenler, işinde daha uzmanlaşanlar ve daha fazla ücret almayı hak edenler daha yüksek maaş alabilecekler.
Devlet memurlarının tatil süreleri de sabit olacak. Otuz yıllık memur da birinci yılındaki memur da her yıl aynı eşit sürede tatil hakkına sahip olacaklar. Devlet memurlarının tatillerinin tamamı yaz mevsimine denk getirilmeyecek.
İstanbul hükumeti:
Türkiye’de insanların devlet memuru yapılması süreci ile devlet memurluğundan men edilmesi süreci çok hızlandırılacak.
Devlet kurumları memur ihtiyacını karşılamak için en fazla bir iki gün sıkıntı çekecekler, eksik kadro ile işleri idare decekler. Bir iki gün içinde yeni memurlar iş başı yapmış olacaklar.
Devlet kurumları, sorunlu, uyuşmayan, tembel, iş yapmayan ya da işini gerektiği gibi yapmayan memurları hemen bir gün içinde memuriyetten uzaklaştırabilecek. Bunun için bir soruşturma, teftiş, yargılama süreci yaşanmayacak.
Memuriyetten men edilen kişi, kendisine haksızlık yapıldığı kanaatinde ise dava açacak. Davalar en geç 15 gün içinde bitecek. İnternet üzerinden duruşmalar da yapılacak, yapay zekalar da kullanılacak, akşamları dahi duruşmalar yapılabilecek ve adalet sistemi çok hızlanacak. Haksızlık yapılmadığına hükmedilen kişinin memuriyet hayatı tamamen bitecek. Bu safhadan sonra bir üst mahkemeye son bir defa itiraz hakkı olacak.
Kendisine haksızık yapıldığına hükmedilen memur işine iade edilecek. 15 gün boyunca memuriyetine devam etmiş gibi maaşı tam olarak verilecek. Ona haksızlık yapan amir/müdür kişinin maaşından 7 günlük ücret kesilecek, ödenmeyecek. O amir/müdür kişinin siciline bir eksi puan da yazılacak. Bu, onun terfi süreçlerinde göz önünde bulundurulacak.
Birkaç tekrarla haksız şekilde memurları işinden men eden amir/müdür hakkında hemen soruşturma başlatılacak. En geç 15 gün içinde hakkında karar verilecek. Aslında kendisinin sürekli sorun çıkartan, uyuşmayan, dürüst ve iyi niyetli olmayan bir kişi olduğu kesinleşmişse, memuriyetten men edilecek. Üst mahkemeye itirazı neticesinde de alt mahkemenin kararı onanırsa, o müdürün/amirin memuriyet hayatı tamamen bitecek.
İstanbul hükumeti:
Çok yakında Türkiye’de resmi bir Metafizik İlimler Üniversitesi tesis edilecek. Bu üniversite iki yıllık ve yatılı bir üniversite olacak. Üniversiteye yatılı devam etmek, mecburi olacak.
Bu üniversitede yetiştirilecek talebeler, metafizik kabiliyetleri olup olmadığı belirlenerek seçilecekler. Öncelikle resmi ilahiyat üniversitesinde dört yıl boyunca gerçek İslami tedrisattan geçirilecekler. Bu sırada İlahiyat Üniversitesinde bu talebelere özel sınıflar olacak ve bu dört yıllık süreçte de metafizik ilimlere dair çok temel seviyede, kendilerini korumayı öğretecek kadar ek dersler görecekler.
Bu talebeler arasından, dört yıllık ilahiyat tedrisatını tamamlayabilenleri, Metafizik İlimler Ünivesitesine sınavsız geçiş yapacaklar. Bu üniversite sürecinde de bütün masrafları devlet tarafından karşılanacak. Harç da ödemeyecekler, yurt ücreti de ödemeyecekler, yemek ücreti de başka ücretler de ödemeyecekler. İlk yılda bu talebelerin sayısı yaklaşık on bin kişi olacak.
İki sene sonrasında mezun olduklarında, hem çok derin İslami ilimlere vakıf olan, hem çok ahlaklı ve dürüst olan, hem çok zeki ve metafizik kabiliyetleri olan, hem de metafizik kabiliyetlerini kullanmayı en iyi seviyede öğrenmiş olan kişiler olacaklar. İki senelik tahsilden hemen sonra, askerlilik hizmetinden de muaf tutularak, ordumuzun istihbarat birimlerinden, emniyet teşkilatımızın istihbarat birimlerine ve yüksek ehemmiyete sahip devlet kurumlarına kadar, çok geniş bir sahada faaliyet verecekler. Devlet başkanını, yardımcılarını, bakanları, genelkurmay kademesini, üst siyasi/idari ve adli yetkilileri metafizik sahada korumaya da alacaklar. Metafizik istihbarat elde etme, metafizik saldırılardan korunma, karşı metafizik saldırılar yapma hizmetleri verecekler.
Gerçekten yerli ve milli ve onay verilmiş büyük şirketlerde çalışmalarına da izin verilecek. Lakin sözleşme şartlarında, bu kişileri mezun olduktan sonra çalıştıracak olan şirketlerin, Metafizik İlimler Üniversitesine yüksek meblağda tazminat ödemesi şartı bulunacak. Aksi halde özel sektöre çalışmalarına mani olunacak. Bu yolla, devletin/kamunun üzerindeki mali yükün hafifletilmesi ve eğitme ile öğretme hizmetlerinin giderek daha da yüksek kaliteye çıkartılarak sürekliliğinin sağlanması hedeflenecek.
Bir daha bir Türk devletini Yahudilerin, Çingenelerin, Ermenilerin, metafizik kartını kullanarak yıkmasına ya da açıkça yıkmadan Türk devletinin her makamına sızmasına meydan bırakılmayacak. Türkler bir daha asla metafizik cepheyi boş bırakmayacak.
Metafizik İlimler Üniversitesinden mezun olan herkesin, bu üniversitenin ilgili bir kurulu ile teması devam edecek. Bu hususa da çok dikkat edilecek. Bu kişiler memleketin ya da dünyanın başka başka yerlerinde bile olsalar, lüzumu halinde eş zamanlı olarak metafizik savunma ya da metafizik saldırı hizmetlerine hemen dahil olabilecekler. MİT yerine kurulacak gerçekten yerli ve milli istihbarat teşkilatımız, bu kişilerin kendi aralarındaki irtibatını emniyetli hale geiren sistemler kuracak ve bu sistemi üniversite içinde kuracak.
Türkler, dinamit patlatmaya bile gerek kalmadan dağları patlatıp dağıtabilecek kadar yüksek metafizik güce ulaşacak ve bu gücü daima koruyacak.
Akademi Dergisi | Mehmet Fahri Sertkaya