Siyaset

Elektrik üretme ve dağıtma hizmetleri devlet eliyle yapılacak


İstanbul boğazı ile Çanakkale boğazlarından elektrik enerjisi elde etmeye dönük projelerin tamamı devlet projesi olacak. Asla özel sektöre bu işler verilmeyecek. Ancak, şartnameye/sözleşmeye tamamen sadık şekilde inşa ederek hemen devletin ilgili kurumuna teslim edecek şirketlere inşa kısmında iş verilebilir. Bu hususlarda da yeni yasalar olacak. Tamamen tarafsız bir bilim ve hukuk ekibi, o özel şirketi/şirketleri, inşa süreci boyunca sürekli denetleyecek. Kasten ya da hata ile devletin zarara uğratılmasına asla izin verilmeyecek. Kasten zarar verdiği hatta kasten oyaladığı, zaman kaybettirdiği ve devletimizin sıkıntıya düşmesini hedeflediği anlaşılan şirketlerin ilgili yetkilileri idam edilecekler.

Haberleşme, enerji, ordu ve daha pek çok meselede özelliştirme söylemleri ile peşkeşe de soyguna da vurguna da milli güvenlik tehditlerine de meydan verilmeyecek. Kamunun hakkı kimseye verilmeyecek. Hiçbir projeye masonlar, satanistler, misyonerler, kripto hainler giremeyecek. Ucu Vatikan’a, CIA’ya, Londra’ya, İsrail’e, Çin’e çıkan şirketler de giremeyecek.

Türkiye BM, NATO ve AB gibi mason, Yahudi, misyoner ve satanist kulüplerini tanımıyor, üyesi ya da adayı da değil. Bunun farkında değilmiş gibi davrananlar var. Mevcut rejim geçerli değil. Sözde seçimler geçerli değil. Sözde seçilenler geçerli değil. İmzalar da geçerli değil ve anlaşmalar, sözleşmeler hükümsüz.

Türk ordusu da kolluk kuvvetleri de Türkiye içindeki ABD ve NATO unsurlarını düşman/işgalci olarak görüyor. Çünkü ABD ve NATO üslerinin Türkiye’ye yerleştirilmesine yönelik imzalar da tamamen geçersiz. Türkiye içindeki NATO ve ABD unsurlarını ordumuzla ve kolluk kuvvetlerimizle vurmaya hakkımız var. Hatta bu, vazifemiz, mesuliyetimiz.

Ben buraya bu kadar açıkça yazmış bulundum, bundan sonrası ilgili tarafların keyfine kalmış.

Deniz bitti, keriz de yok, buraya kadardı.

Şimdi hesapları ödeme zamanı

Enerji piyasasındaki milletler arası devasa dolandırıcılık çetesi derhal çökertilecek.

Özel sektör denile denile yapılan soygunlara meydan verilmeyecek.

Türkiye’de elektrik dağıtma ve faturalandırma işleri de özel sektöre bırakılmayacak. Bu husustaki soygunlar, vurgunlar da durdurulacak. Geriye dönük çok kapsamlı yargılamalar da yapılacak. Sabancılar başta olmak üzere, bu soygunların içindeki herkes cezalandırılacak. Soruşturmalar ve yargılamalar yurtdışı bağlantılarına kadar da uzatılacak, genişletilecek. Türkiye’nin başka ülkelerden, milletlerden de bir kuruş alacağı kalmayacak. Ne çalınmışsa geri alınacak ya da bedeli kadar başka şeylerine el konulacak.

Elektrik dağıtma işinin inşa, tesis etme kısımlarında kısım kısım ihaleler verilebilir ve sonra iş tesliminde hak edişleri verilir ve özel sektör orada biter.

Türkiye’de evlere, esnaflara, imalat yapan işletmelere, hiçbir yere matbu/kağıt fatura gönderilmeyecek. Elektrik sayaçlarının tamamı tam otomatik olacak. Elektrik enerjisi varsa bile, kişi kimliğini sayaca okutmadan ve ardından e-devlette kendisine verilen enerji kullanma parolasını sayaca girmeden, sayaç elektrik geçişine/kullanılmasına izin vermeyecek. Sayaçlar kişiyi bilip tanıyacaklar, haneyi değil.

Kiracıların ev değiştirmeleri sırasında da sayaçların bir kişinin üzerinden diğerinin üzerine kayıt edilmesi gerekmeyecek. Sayaca kim kimliğini okutur ve elektrik kullanma şifresini girerse, o andan itibaren, başkası kimliğini okutana kadar ya da kişi kimliğini tekrar sayaca okutarak “enerji vermeyi kes” diyene kadar, o kişinin üzerine faturalandırılacak.

Böylece, devlet kurumları ile memurlarının meşgul edilmesi ve dolayısıyla daha çok vergi tahsilatına ihtiyaç duyulacak bürokrasi yükünün oluşması engellenecek. Devlet dediğimiz sistem hafifleyecek, hızlanacak, düşük masraflara çekilecek.

Kişiye her ay ya da her üç ayda bir elektrik faturası e-posta adresi üzerinden ve ayrıca e-devlet sistemindeki ilgili sekmeden otomatik olarak gönderilecek. SMS ile özet fatura bilgisi de gönderilecek. Kişi faturaya itiraz edecekse, hemen e-devlet üzerinden edebilecek ve bu sayede de devlet kurumları ile memurlarının yükü ve masrafları azaltılacak. Bu da vatandaşlarımızın üzerindeki vergi yükünü azaltan bir usul olacak. Bu sistemin arka planında gelişmiş ve yerli yapay zekalar da çalışacak. Hukuki itirazların sınıflandırılmasını ve ön değerlendirmesini bile yapay zekalar yapacak.

Sayaçlar, GSM hatlarına otomatik olarak bağlanarak internet üzerinden veri alış verişi yapabilecek. Elektrik kullanma verilerini aktarmak için ay sonunu ya da üç ay sonrasını beklemeyecekler. Her günün sonunda kullanma verilerini elektrik idaresinin sunucularına, veritabanlarına aktaracaklar ve yedeklenecek. Sayaçların arıza yapması, kanun tanımazlar tarafından kasten sökülmesi, binanın yanması ya da yıkılması halinde, kamu zararı oluşmasının önüne bu yolla da geçilecek.

Devlet GSM şirketlerine, milyonlarca elektrik sayacı internet kullandığı için bir ücret de vermeyecek. Çünkü zaten hepsi de kanunsuz, temelsiz, hukuksuz, vatana ihanete kadar her türlü suçları sayısız kere işlemiş sözde şirketler. Hepsi mason tarikatı üzerinden İngiltere ile İsrail’e ve Vatikan’a ait ve onlar bu şirketleri bu milletten çaldıkları ile tesis ettiler. Onlarca senedir de bu milletten bir yerine yüz ile tahsilat yaptılar. Faturalarda da hep nitelikli dolandırıcılıklar yaptılar, hala yapıyorlar. Söz konusu şirketlerde hisseleri olduğunu zan edenler varsa, istiyorlarsa hemen elden çıkartsınlar.

Bu sayaç sisteminde hile yapmaya çalışan vatandaşlar ve işletmeler çok ama çok ağır cezalandırılacaklar. Vaziyete göre, ilk seferinde değil ama gerekiyorsa ikinci defa aynı suçu aynı kişi işlediğinde idam cezaları da verilecek. Hile yaptıran kullanıcıdan ziyade, ona teknolojik destek veren teknik adamlar öncelikle idam edilecek.

Türkiye’de, oraya kamera, şuraya bekçi, diğer yere şifre, falan yere abartılı duvar, diğer yere dikenli örgü ve bariyer diye diye çıldırılmışçasına bir güvenlik krizi yaşanan şu vaziyet ortadan kaldırılacak. Herkes ya dürüst insan olarak yaşayacak, kanunlara ve diğer insanların haklarına saygılı olacak ya da ayar almıyorsa bu topraklarda yaşatılmayacak. Kaçabiliyorsa kaçacak, kaçamıyorsa idam edilecek.

Türkiye’de doğalgaz ve şebeke suyu dağıtılması ve faturalandırılması da tamamen devletin elinde olacak. Aynı usuller uygulanacak. Yakında Türkiye’deki her haneye, kabaca arıtılmış deniz suyu pompalanması ya da ısıtılmış/sıcak deniz suyu pompalanması ihtimali de çok yüksek. Bu projeler de tamamen devletin elinde olacak.

Her biri kara paracı ve gayr-i meşru olan bilmem kaç devlet lideri bir araya gelmişler, bizim adımıza kararlar alıyorlar. Güya Türkiye’yi doğalgaz merkezi yapacaklarmış. Vurgunlarına yeni vurgunlar ekleyeceklermiş, milleti de sanki bu işler millete yarayacakmış gibi kandıracaklarmış…

Türkiye’de bunca yıldır her bir sahada/sektorde milyonlarca kere açık vermiş bu şeytanlaşmış ve hain çeteler, şuradan şuraya bir adım bile atamazlar. Elde olan vurgun, soygun çarklarını bile koruyamazlar.

Akademi Dergisi | Mehmet Fahri Sertkaya

Leave A Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir