Siyaset

Ben “Tayyip gidiyor” dedim, “Güzel günler çok yakın” demedim

Tayyip, oyundan çıkarken belasını/cezasını bulacak. O sırada ve hemen sonrasındaki kısa süreçte çetesi de bulacak. Tayyipçi yığınlara ne olacak? Onlar ödül mü alacaklar? Hem Tayyip giderken hem de gittikten sonra, Tayyipçi o sürü de cezasını/belasını bulacak.

Bu toplu temizlik sürecinin çok kısa süren ama akıl almaz şiddette yakıp yıkıp döküp süpüren bir süreç olması için elimden geleni yapacağım. Maddi ve manevi sebeplere uymaya çalışacağım. Lakin takdir Allah’ın… Yine de astrologların öngördüğü gibi 2024 yılı ortasında sıkıntıların çoğunun geride kalacağını zan etmiyorum. Bu millet bu fırsatı çoktan kaçırdı. Her şeye rağmen, millettin büyük çoğunluğu biraz da olsa manen kendini toparlasaydı, biraz da olsa samimiyetle devlet, din, namus için gayrete gelseydi, astrologların o öngörüsüne katılabilirdim. Lakin ben ufku kapkaranlık görüyorum. Ben, ufukta Tayyipçi yığınları da aydınlatacak bir güneşin doğmakta olduğunu görmüyorum.

Sadece Türkiye için değil, dünyanın geneli için ufuk karanlık. Daha önce de yazdığım gibi, Türkiye haricinde, dünyanın geriye kalan diğer devletleri ve milletleri için daha da zifiri karanlık var. Türkiye nispeten çok daha iyi şartlarda kalabilecek ve bu nedenle de akıl almaz sorunlarla boğuşurken bile bir yandan da hızla dünyanın lideri olacak.

Türkiye bir yandan toplu temizlikler yaşarken, bir yandan sistemi değişecek ve bir yandan da birkaç sene sonrasındaki ani ve çok çok büyük sıçramalar için çok büyük hazırlıklar yapılacak.

Türkiye, temizlik sürecinde bile, ne kadar sağlam temelli ve güçlü bir devlet olduğunu en açık şekilde dünyaya sergileyecek. Çoğunluk olmasa da milletin dürüst, ahlaklı, namuslu, samimi, gayretli kısmı, dünyayı şaşkına çeviren icraatlar yapacak.

Belki de astrologların 2024 için öngördükleri o rahatlama ve sıçrama, milletin bu kısmı içindir.

Ben, şu sözde siyasi partilerin, birbirleriyle danışıklı dövüşe dövüşe onlarca senedir yaptığı akıl almaz ihanetlere ve tahribata karşı bile sessiz kalabilmiş hatta bir de destek verebilmiş yığınların, beklenen o güzel günlere ulaşıp da huzurlu ve müreffeh bir hayat yaşayacaklarına ihtimal vermiyorum.

Ben son süreçte dediğimi yapıyorum. Her şeye rağmen Tayyip’i ve çetesini yine de devireceğim ama iktidarı resmen elime de almayacağım, bu milletin helak olasıca çoğunluğunu hak etmedikleri huzura, sükuna ve feraha da çıkartmayacağım. Bu işler böyle bundan sonra…

Akademi Dergisi | Mehmet Fahri Sertkaya

Leave A Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir